Kemal Hoca: Sepetteki elmalarla insanlar arasındaki yaptığınız benzetmede
Önemli bir hata var Zafer Bey
Zafer:Teşbihte hata olmaz.
Kemal Hoca:Var,var,var.O çürük meyve teşbihinde önemli bir hata var.
Evet haklısınız.Sepetteki meyvelerden birkaçtanesi çürükse,o birkaç
meyve sepetteki bütün meyveleri çürütebilir.Hatta çürütür.Bu sadece
bir zaman meselesi.
Zafer:Eee öyleyse,hemfikiriz.
Kemal Hoca: Meyveler konusunda evet ama insanlar konusunda hayır.Hemfikir
değiliz Zafer Bey.İnsanlar ile meyveler arasında şu an konuştuğumuz
bağlamda en önemli fark şudur;
Sağlam meyveler,çürük meyveleri etkileme onları sağlam kılma şansına
sahip değildir.Meyve sepetinde çürük varsa,sağlam meyvelerin çürük
meyveleride sağlam yapmalarını beklemek,boşuna beklemek olur.Çünkü
çürükler sağlamları bozabilir.Ama sağlamlar çürükleri onaramaz.
Oysa hepimiz biliyoruzki insanlar bu bağlamda meyveler gibi çaresiz değildir
Biliyoruzki sağlam insanlar çürükleri sağaltabilir.Sağlıklı,ahlaklı,
iyi bir insan; yeterince sevebilirse,yeterince sevgi dolu olabilirse,
onlara yeterince sevgi dolu yaklaşabilirse bir sepet dolusu kötü insanı
sağaltabilir.Çünkü sevgi onarır.Bütün sepeti kurtarabilir.Ve eğer
sepet bu okulsa,bu okulda sağlam insanlar asla yalnız değil.Kaldı ki
o çocuklar,dışardakiler,arka sıradakiler de zaten çürük değil.
Yalnızca yaralı onlar.Ezilmişler,horlanmışlar,yaralanmışlar.İçleri ndeki
cevheri bastırıp unutmak zorunda kalmışlar.Bizlerin görevi yaralıları
dışarı atmak değil,içeri almak.Yaralarını sarmak.Onları sağaltıp içlerindeki
cevheri ortaya çıkarmak.İnanın bu imkansız değil.Yeterki daha aktif,daha verici
daha sevgi dolu olalım.Çünkü bir öğretmen yalnızca öğretmekle,insan inşaa etmekle
değil onarmakla da görevlidir.Görev bilincimizi kaybetmediysek,onları yeterince
sevebilirsek,onları bile sevebilecek kadar sevme gücüne sahip olabilirsek,özlediğimiz
avukat ve doktorlar belkide Zafer Beyin o çürük meyve dediği arka sıradakilerden
çıkabilir.